30 Ağustos 2009 Pazar

FENERBAHÇE:2 MANİSASPOR:1


Tam yazımı yazmaya başlamıştım ki 90+3'de 2. gol oldu ama yazacaklarım değişmeyecek. Öncelikle bu gol her kanalda ve kalemde çok tartışılacak. Ancak benim kendi görüşüm ilk pozisyonda Semih ofsaytta gibi duruyor ama topun atıldığı adam Alex ve Semih hareketsiz olduğu için pasifte kalıyor. Alex'in topa vurmasından sonra ise tartışmalı bir durum yok.




Fenerbahçe değil galibiyeti beraberliği bile haketmediği bir maçı bitirdi ve Manisa'ya yazık oldu. Emre'de geçen haftadan kalan kırmızı kart borcunu ödeyerek mubarek ramazan ayında hafiflemiş oldu. Lugano bile adam olurken Emre hala alışkanlıklarını bırakmış değil. Maç kaybedilmiş olsaydı Emre bunun hesabını daha ağır ödeyebilirdi. Yani geçen hafta hakemin eline vurmak, bu hafta hakemi göğüslemek. Neyse 2 hafta hakemler rahat şimdi. Emre'nin tacizlerinden kurtuldular. Emre'yi beğeniyoruz, takıma katkısını kabul ediyoruz ama bu yaptıkları herşeyi alıp götürüyor. Yani Emre sürekli siciline yeni şeyler işliyor.

Mesut Bakkal gerçekten güzel bir takım hazırlamış. Genç, oyunu her alanda oynayabilen, özellikle yardımlaşması mükemmel bir ekipti Manisaspor. Ancak bazı temel noktalardaki hataları ve acemilikleri maçı kaybettirdi. Sanırım bu galibiyeti sadece büyük takım ve büyük oyuncu olmalarından dolayı çevirdiler. Çünkü takımda iyi diyebileceğimiz bir adam dahi yoktu. Yardımlaşma sıfırdı. Taç atmaya bile adam bulamadılar çoğu zaman. Topu alıp rakip sahaya geçtiklerinde ne yer değiştiren, ne boşa kaçan ne de top isteyen bir oyuncu vardı sahada. En büyük silahları olan kısa ve hızlı paslaşmalar yoktu ve ciddi top kaybı ile oynadılar. Bunlar yardımlaşmanın olmadığının bir diğer işaretiydi. Fenerbahçe kontraya çıkıyor Manisa savunmada 5 kişi Fenerbahçe 3 kişi o top dönüp Fenerbahçe'ye kontra oluyor Manisa 3 kişi Fenerbahçe'de 3 kişi. Fenerbahçe'nin nasıl kopuk oynadığının basit bir işareti.

Alex ve Guiza %10 kapasite oynadılar. Özellikle Alex sakatlıktan yeni çıkmış olmanın tedirginliği ile hiç zorlamadı kendini. Gollerdeki asistler bu durumu kurtarmaz zira maç bu hale de gelemeyebilirdi. Ama yine de Alex ve Guiza her an maçı değiştirebilecek adamlar olduklarını gösterdiler. Zor futbolcular kısacası. Alex var diye Emre'de bu alana pek girmedi, Santos'da inanılma kötüydü. Kazım da desteksiz arkadan kalınca gol pozisyonuna da girmek hayal oldu Fenerbahçe için. Ve bu sezonki en kısır maçını yaşadı.

Sion maçının ardından bu maçta da Daum müdahalelerde geç kaldı. Takımın kilitlendiği belli olduğu anlarda ve özellikle kanatların işlemediği bir maçta daha önce varlığını hissetirmeliydi. Gökhan'ın son dakika sakatlığı ve yabancı kontenjanı sebebiyle Bekir sağ beke geçti ancak Vederson'un mutlaka oyuna girmesi gerekirdi. Bekir'den sağ bek oluyorsa Vederson'dan da olurdu. Çünkü zaman ilerledikçe Bekir'in ağırlığı daha hissedilir oldu. Takım daha kontrolsüzce ileri çıktığında hatların aralarını doldurabilir, sürati ile Önder ve Lugano'nun kademelerini alabilirdi. Belki gol de olmazdı. Santos'un kötü oluşu ve ani top kayıpları da Carlos'u çok zorladı. Dolayısı ile ortaklaşa bir gol yedi aslında F.Bahçe.

Daum'un bu iki haftalık lig arasında orta saha hücum bağlantılarını onarması lazım. Derslik birçok poizyon vardı. 2 aydır non-stop çalışan bir takımın rejenere olması ve sakatların düzelmesi için ideal bir zaman dilimi. Bu şekilde devamla ligde umduğunu bulamayabilirler. Sion maçında hadi dedik ama Manisa maçı tehlike sinyalini verdi. Sezon sonunda F.Bahçe şampiyon olursa dönüp bu maçı hatırlamamız gerekli.

MAÇIN ADAMI: Mehmet Nas

MAÇIN POZİSYONU: Alex'in 2. goldeki kafa dokunuşu

MAÇIN HATASI: Emre (sahada top sürmeleri ve mücadelesi hariç herşeyi) ve son dakikalarda şımarıklık yapıp gereksiz top çevirip golü yiyen Manisalı oyuncular.

MAÇIN ŞUTU: Simpson'un uzak köşeye aşırtması (ne yazık ki gol olmadı)

MAÇIN HAKEM HATASI: Maçın başında ceza sahası içinde Kazım'ın taban hareketi (penaltı değil çift vuruş)

0 yorum:

Yorum Gönder

  © Blogger templates 'Neuronic' by Ourblogtemplates.com 2008

Back to TOP